Kayıtlar

İslam Tarihi etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

AHH ENDÜLÜS ! -1

Resim
     Endülüs yazı dizimizin birinci bölümünde Endülüs’ün siyasi tarihini olabilecek en kısa ama en çok bilgi verecek şekilde yazmaya çalıştım. İkinci yazımda Endülüs’te bilim, sanat ve kültürü ele alıp Endülüs Uygarlığının dünyaya ne kattığını yazacağım. “Endülüs”, Müslümanların İspanya’ya verdikleri isimdir. “Vandal Memleketi” anlamına gelen “Vandalucia” kelimesinden türediği kabul edilir. Günümüzde ise İspanya’nın güneyinde bir eyaletin adıdır. Peygamberimizin vefatından 80 yıl sonra Kuzey Afrika’nın tamamı İslam Devleti’nin sınırları içine girmişti (MS- 710/712). Müslümanlar fetih için Avrupa’yı gözlerine kestirmişler ve bu amaçla birkaç girişimde başarılı olunmuş ve ganimetlerle dönmüşlerdi.  Emeviler dönemiydi, devletin başında Halife Velid Bin Abdülmelik vardı. Kuzey Afrika Valisi olarak, Musa Bin Nusayr görev yapıyordu. Vali istişarelerinden sonra Halife’den onay alarak, "Endülüs" adını verdikleri İspanya’nın fetih sürecini başlattı. Orduyu Endülüs’e gönde...

Ömer Bin Abdülaziz

Resim
Emeviler dönemi, hilafetin saltanata dönüştürüldüğü, devlet yönetiminin dünyevi bir mahiyet kazandığı bir dönemdi. O dönemde pekçok İslam alimi Muaviye'nin hilafeti saltanata çevirdiği gerekçesiyle hilafetin Emeviler döneminin başlaması ile birlikte sona erdiğini kabul ederler.  Emevi sultanlarının ezici çoğunluğu, bir İslam Halifesi ya da Emir'ül Mimünin gibi değil de krallar, sultanlar gibi hareket etmiştir. Ama içlerinde çok az sayıda istisna da vardır, işte bunlardan biri "Ömer bin Abdülaziz". Hadi, bu güzel  ve örnek insanın hayatından ve yaptıklarından bahsedelim biraz. "İkinci Ömer", “Ömer-i Sani’: ÖMER BİN ABDÜLAZİZ (ra). İki Ömer (ra) Özellikle Muaviye'den sonra onun yerine geçen Yezid, Hz. Hüseyin ve yanındakileri şehid etmesi, sefih hayatı, dini yaşama olan duyarsızlığı, el- Humur (sarhoş) lakabı ile anılması ve pek çok zalim icraatından dolayı Emevi döneminin ve tüm İslam Tarihinin ve Müslümanların hafızasında en kötü isimlerden biri olara...

Hangi Kitapları Okuyalım? Gençlere Hangi Kitapları Tavsiye edelim?

Resim
  Kitap nedir?   Bu soruya uzun uzun cevaplar verilebilir elbette. Ama bize göre kitap; uygarlığın en önemli taşıyıcısı, gerçeği öğrenmek isteyenlerin araladığı bir kapı; ilmin belgesi, yaşamı aydınlatan bir ışık, insanlığın en büyük hazinesi ve mirası, özel insanların ruhunu eritip içine döktükleri bir kap; İnsanlık tecrübesinin somutlaşmış halidir… Özetle kitap hayattaki pek çok şeyden daha önemli bir değerdir. Kitap bir insanın hayatında çok önemli bir yer işgal eden, etmesi gereken bir unsurdur. Üstad Nuri Pakdil’in   (Allah rahmet eylesin) söylediği gibi; “Okumadığın gün karanlıktasın.” İnsanın yolunu aydınlatan ışık demiştik yukarıda. Tam da öyledir kitap... Bu girişten sonra, bu yazının yazılma nedenine geleyim isterseniz. Tamam, kitap çok önemli ve buna itiraz eden kişi sayısı da yok denecek kadar az zaten.   Peki, hangi kitapları okuyalım? Bu soruya herkesi memnun edecek bir cevap vermek imkânsız. Zaten herkesi memnun etmek gibi bir amacınız da yok, ...

Şakacı Sahabe: Nuayman bin Amr (ra)

Resim
  1.     Nuayman bin Amr (ra) adlı sahabeyi tanıyor musunuz? Tanımıyorsanız, bu yazıyı mutlaka okuyun. Önce şunu belirtelim ki mizah kültürel bir kavramdır. Ve toplumlar arasında mizaha bakış açısı bakımından doğal olarak farklılıklar vardır. Bazı toplumlarda normal görülen şakalar diğer bir toplumda anormal karşılanabilir. 2.     İşte Nuayman bin Amr şakalarıyla tanınan bir sahabe. Bedir, Uhud, Hendek dahil bütün savaşlara katılan, inanılmaz ve bazen de sınırları zorlayan şakalarıyla Hz. Muhammed’i   (SAV) çok güldüren ve sahabe arasında bu özelliğiyle tanınan ilginç bir insandı Nuayman. Allah ona rahmet eylesin. Öyleyse Nuayman bin Amr’ın bu şakalarından örnekler verelim: 3.       Bir gün Medine’ye değişik bir meyve ve özel bir bal getirmiş kervancılar, Nuayman da bu meyveyi ve balı peygambere hediye etmek için almış ve peygamberin huzuruna çıkmışlar satıcıyla beraber, Nuayman; " Bunlar sana hediyem Resulullah, ama par...