AHH ENDÜLÜS


1.“Ahh Endülüs” sloganını atan çoğumuzun aslında pek de bilgi sahibi olmadığı Endülüs’ü, “Gerçek Endülüs’ü” okumak isteyenler toplansın.

2. Uzun tarihi ayrıntılara boğmadan Endülüs’e gidelim sizinle...Ama bizim Endülüs'e...

3. Endülüs, Müslümanlar'ın İspanya’ya verdikleri isimdir. Günümüzde, İspanya’nın güneyinde bir eyaletin adıdır.


4. Peygamberimizin vefatından 80 yıl sonra Kuzey Afrika’nın tamamı İslam Devleti’nin sınırları içine girmişti (MS- 710/712).


5. Müslümanlar fetih için Avrupa’yı hedef belirlemişler ve bu amaçla birkaç girişimde başarılı olunmuş ve ganimetlerle dönmüşlerdi.

6. Emeviler dönemiydi, devletin başında Halife (!) Velid Bin Abdülmelik vardı. Kuzey Afrika Valisi olarak Musa Bin Nusayr görev yapıyordu.

7. Vali istişarelerinden sonra Halife’den onay alarak, "Endülüs" adını verdikleri İspanya’nın fetih sürecini başlattı.

8. Ve orduyu Endülüs’e gönderdi. Ordunun başında eski kölesi ve aslında bir BERBERİ (TUAREG) olan Tarık Bin Ziyad vardı.

9. İspanya’da ise Vizigot Krallığı hüküm sürmekteydi ve devletin başında "Kral Rodrigo" bulunuyordu.

10. Tarık, kısa sayılacak bir zaman içinde Vizigotlar'ın başkenti Tuleyta’ya (Toledo) kadar olan toprakları fethetti.(Gemileri yakmak deyimi Tarık bin Ziyad'a atfedilir)


11. Bu arada, barbar Vizigotlar'dan memnun olmayan bazı şehirlerin savaşmadan kalelerini teslim ettikleri bilinmektedir.

12. Böylece Endülüs efsanesi başlar. Endülüs tarihi "6", bazı tarihçiler tarafından ise "7" döneme ayrılarak incelenir.

13. Peşinen söylemek gerekirse, Endülüs baştan sona parlak bir uygarlık değildir. Dönem dönem çok ciddi iç sorunlar yaşanmıştır.

14. İç sorunların başlangıç nedeni, Arapların kendilerini "en verimli ve güzel bölgelerde", Berberileri ise "kıraç ve iç bölgelerde" iskanıdır.

15. Fakat, Endülüs vatandaşlarının büyük bir çoğunluğu "Arap" ya da "Berberiler" değil, sonradan Müslüman olan ya da Hristiyan yerli halktı.

16. Endülüs Devleti 711-1492 yılları arasında 781 sene (Osmanlı'dan uzun) hüküm sürmüştür. Biz bu yazımızda Endülüs Tarihini 6 döneme ayıracağız.

17. Fakat bu 781 sene kesintisiz değildi. Zaman zaman devlet parçalandı. Eyaletlere ayrıldı. Bazen bütün, çoğu zaman ise dağınık bir şekilde varlığına devam etti.

18.  Birinci Dönem:
"Valiler Dönemi" olarak anılır. Kuzey Afrika Valisi fetihten üç yıl sonra Vali olarak oğlunu bıraktı ve Tarık’ı da yanına alarak Şam’a döndü.

19. Böylece Endülüs 711- 755 yılları arasında “Emeviler'e” bağlı bir eyalet olarak kurulmuş oldu. Ve valiler dönemi başladı . Bu dönemde toplam 21 vali görev yaptı.

20. Valiler döneminde Fetih devam etti. Paris’e kadar gidildi, ama bu gidiş durduruldu.Başta belirttiğimiz sorunlardan dolayı, "Arap-Berberi" iç çatışmaları oldu.

21.Bir süre sonra iç karışıklıklar son buldu. Fakat 750 Yılında bildiğimiz "Emeviler" yıkılınca Endülüs doğal olarak bundan etkilendi.

22. Böylece Valiler dönemi bitti.
Ve İkinci Dönem olan "Endülüs Devleti Dönemi"  başladı (756-1031).

23. Bu dönem işte “Ahh Endülüs” denen oluşumun tohumları atıldı. Arapça resmi dil, Malikilik Resmi mezhep oldu. Bağımsız devlet olundu. Artık adı "ENDÜLÜS DEVLETİ"  idi.

24. Başkent Kurtuba (Cordoba) diplomasi merkezi oldu. Bayındırlık faaliyetleri başladı ve bayındırlık ve imar işleri çok önemsendi.

KURTUBA (CORDOBA)

25. Müthiş bir hoşgörü, barış ve huzur ortamı Endülüs Devleti'ni, Avrupa’nın en itibarlı devleti haline getirdi.

26. "Zehra" isimli muazzam bir diplomasi şehri imar ettiler,  Hristiyanlar devleti eline geçirince saray dışında bu şehir neredeyse yok edildi.

Medinet'ül Zehra Sarayı
27. Endülüs Devletinin, bilim ve sanatta en iyi olduğu dönemlerden biri bu İkinci dönemde Hükümdar "II. Hakem" dönemidir (961-976).

28. II. Hakem'den sonra devlet tecrübesiz hükümdarların eline geçmiş ve "Endülüs Devleti"  1031 yılında yıkılmıştır.

29. Ardından Üçüncü dönem olan,  “Mülûkü’t Tavaif Dönemi" olarak da adlandırılan otorite boşluğu dönemi başlamıştır. Bu dönemde Endülüs topraklarında  20 civarında devletçik ortaya çıkmıştır (1031–1090).

30. İç çatışmalar başlamıştır ve nitekim 1085 yılında Kastilya (Castile) Kralı VI.Alfonso,  Endülüs'ün ikinci büyük kenti olan Tuleytula'yı (Toledo) işgal etmiştir.

TULEYTA (TOLEDO)

31. Müslümanlar, ancak bu olay üzerine üzerine  “Reconquista” hareketinin farkına ve nasıl bir ciddi gerçeklik olduğunun farkına varabildiler.

32. Reconquista: Endülüs döneminde,  İber Yarımadası'ndaki Hıristiyanlar'ın, Müslümanlar'ın yarımadadaki varlıklarını ortadan kaldırma amaç ve çabalarına verilen addır. 1492 yılında "Son Endülüs Devleti'nin" yıkılmasıyla başarıya ulaşan Reconquista;  İspanyolca "Yeniden fetih" anlamına gelir.

33. Toledo’nun işgali üzerine, Müslümanlar Kuzey Afrika'daki "Murabıtlar" devletinden yardım istediler. Murabıt Devleti bu talep üzerine Endülüs’e yardım eder.

34. Murabıtlar Endülüs'ü tek merkezli bir eyalet haline getirir ve kendisine bağlar. Bu  da dördüncü dönemdir. (1090-1147).

35. İlginç olan maddi anlamda en güçlü olan Endülüs Emevi döneminde değil de, bu karışık dönemlerde çok büyük bilim adamlarının çıkmasıdır.

36. Murabıt Devleti de yıkılınca, Reconquista hareketi yine uygun ortam bularak iç karışıklıklar yaratmaya başlar. Murabıtlar'ın yerine kurulan "Muvahhidler Devleti" de  Endülüs'e sahip çıkmış ve kendisi yıkılan kadar Endülüs'ü korumuştur. Bu dönem de Endülüs Devleti'nin "5. Dönemidir" (1147-1229).

37. Muvahidler Devleti de 1229 da yıkılınca, Endülüs yine sahipsiz kalmış  ve İspanyol Hristiyan Devletleri tekrar saldırılarına başlamıştır.

38. İşgalden sadece Endülüs'ün Güney doğusundaki İlbire'den Ronda’ya kadar uzanan sahil şeridi kurtulabildi.

39. Bu döneme "Gırnata Beni Ahmer Emirliği Dönemi" denir, altıncı ve son dönem olarak bilinir. Çöküş dönemidir (1238–1492).


40.  "Kastilya-Leon Kraliçesi" I. Isabel ile "Aragon Kralı" II. Fernando'nun, 1479 yılında evlenmesiyle İspanya birliği sağlandı ve bir anlamda bugünkü İspanya doğmuş oldu.

I. Isabel ve III. Fernando

41. İspanyollar, 1492 de Gırnata (Granada) yı ele geçirerek Endülüs efsanesine son verdiler.

42. Çok büyük katliamlar yapıldı. Kütüphaneler ve sanat eserleri yok edildi. Hülagu’dan daha acımasızdı İspanyollar.

43. Bu altı dönemin son dört dönemi siyasi anlamda çok çalkantılı dönem olmasına rağmen, bu dönemlerde büyük sanat ve bilimsel ilerlemeler ve büyük bilim adamları yetişmiştir. Bu başarı, Endülüs Devleti'nin İkinci Döneminde atılan tohumların ürünüdür.

44. Fransız Bilim İnsani Curie: "Endülüsten geriye 10 kitap kaldı Atomu parçaladık, diğerleri kalsaydı Galaksileri dolaşıyor olurduk " der.

46. Endülüs şehir uygarlığı hakkında fikrimiz olsun diye örneğin Kurtuba (Cordoba) şehrini ele alalım.


47. Kurtuba'da 10.yüzyılda III. Abdurrahman zamanında, 113 bin hane, 70 kütüphane, 3877 cami, 91 hamam vardı.

48. Şehrin 7 giriş kapısını birbirine bağlayan geniş caddeleri vardı. Kurtuba bu tarihte Avrupa'nın caddeleri ya taş döşeli ya da asfaltlı tek şehriydi.

49. Geceleri kandillerle sokaklar ışıl ışıldı. Bu tarihten 700 sene sonra bile Londra ve Paris’in yollarında bir aydınlatma aracı dahi yoktu.

50. Birçok düşünür Rönesans'ın Eski Yunan'dan daha çok, Endülüs'ten ilham aldığını söyler ki; bu doğrudur.


51. "Endülüs Müslüman Devletleri" için siyasi anlamda çıkarmamız gereken birinci sonuç:  Sadece bir tane Endülüs devleti yoktur.

52. İkinci sonuç :Her ne kadar medeniyet alanında bölgeyi zirveye ulaştırmış olsalar da, genel olarak istikrarsız bir siyasi yaşam sürmüşlerdir.

53. Peki, Endülüs bu siyasi karışıklığa rağmen neden bilim, sanat ve mimaride doruğa ulaştı?
Temel neden "Kültürel entegrasyondu" bana göre. Üç büyük din mensupları "Özgürlük" ortamındaydı. Ve aynı şehirde tam 7 dilin konuşulduğu bir çok uluslu ülkeydi Endülüs.

54. Bu 7 dilin karışımından oluşan "Endülüs Acemiyyesi” (el-Lâtiniyye) adında yeni bir halk dilinin sâhibi olmuş bir ülkeydi.

55. Emir ve hükümdarların önemli bir kısmı Bilim, sanat, felsefe ve mimariye çok önem veriyorlardı.

56. Kurtuba (Cordoba), Tuleytula (Toledo), İşbilliye (Sevilla), Gırnata (Granada), Maleka (Malaga) Endülüs'ün efsane şehirleri oldular.

57. Fakat, yukarıda da yer yer değinildiği gibi Endülüs'ün tarihi bu güzellikler kadar iç şavaşlar, katliamlar ve acılarla da doludur.

"Ve lâ galibe illallah"
58. İspanya’daki son İslam Devleti "Beni Ahmer Devleti'nin"  yönetimi altında (12382-1492) yapılan Elhamra Sarayı’nda bulunan bir levha. İslam mimarisinin önemli eserlerinde biri olan Elhamra Sarayı’nda bulunan bu levhada “Ve lâ galibe illallah” (Tek galip Allah’tır)” yazılıdır. 

59. Ve Endülüs, başta biz Müslümanların kalbinde ve ruhunda parlayan bir elmas gibi hep hayranlıkla hatırlanacaktır. Ve bu uygarlık hep "Ahh Endülüs ahh" diye anılmaya devam edecektir.

Allah bu uygarlığı oluşturan bütün yönetici, sanatkar, bilim adamı ve askerlerden ve diğer herkesden razı olsun. Allah onlara rahmet eylesin...

Tolga Tanolcay

KAYNAKLAR
1.  Mehmet Özdemir. Endülüs Tarihi'nin mevcut kaynakları üzerine(/) (endülüslüler'e ait kaynaklar)
2.  Seyhun ŞAHİN, Fatih SANSAR. Endülüs’ün Düşüşünde Aragon Krallığı’nın Rolü  .
3. Lütfi Şeyban,  İspanya’da Endülüs-İslam Medeniyetinden Kalan İzler Ve Eserler-Vı: Huelva, Nıebla, Algecıras, Gıbraltar, Ronda Ve Tarıfa,
4. Sefa Dereköy, Rönesans aslında bir re-endülüsans mı?
5. Tayfun NASUHBEYOĞLU Endülüs’te İslam,
6. MİLEL VE NİHAL inanç, kültür ve mitoloji araştırmaları dergisi Cilt/Volume: 12 Sayı/Number: 1 Ocak – Haziran / January – June 2015
7. Zafer Şen, Unutulan dönem Endülüs tarihine kısa bir bakış.
8.  http://endulus.net

Yorumlar

  1. emeğinize sağlık, sağolun. devamıbı bekletiz Allah'ın izni ile

    YanıtlaSil
  2. Bir kez daha, bir kez daha ve bir kez daha oraları görmek isterim...Emeğinize sağlık...

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

EHL-İ KİTABI ve ONLARIN KUTSAL KAYNAKLARINI NE KADAR TANIYORUZ?

Peygamberimiz (SAV) Neden Bir Ay Süresince Eşlerine Küstü?

Unuttuğumuz Ülke Irak-2: Saddam Hüseyin Dönemi (Bir Babil Rüyası)