ORYANTALİZM ASLINDA NEDİR?
1. Kaynaklara baktığınız zaman “Oryantalizmin”
birçok tanımını görürsünüz. Bunların çok önemi yok benim için. Ben oryantalizmi
nasıl anladığımı yazacağım. Yorum sizin.
2.
Oryantalizm; "Batı'nın her açıdan Doğu'dan
üstün olduğunu savunan ve insanları buna ikna etmeye çalışan ve bu amaç için
her yolu kullanan kurgusal ve art niyetli “faşist” bir düşünce sistemidir (!)
3.
Bu sistemde “Doğu” ısrarla “egzotik ve erotik”
bir yer olarak tanıtılır. Masalsı, renkli bir yer. Ama bu yer; üç kağıtçı, doyumsuz,
libidosu yüksek ve yalancı insanlar
diyarıdır
4.
Kadın bedeni, erotik dans, “Altına ve mala” düşkünlük
imajı yaratılır “Doğulu” için. Dindarlık görünümlerinin altında aslında
herkesin fuhuş yaptığı, küçük kızlara düşkün erkeklerin yaşadığı bir yerdir
Doğu... Aslında iki yüzlü insanlar coğrafyası.
5.
Doğu hayalcidir, tembeldir, uçkuruna düşkündür,
akıl yerine duygusallık (iyi anlamda değil) egemendir. Buna karşı “Batı”
akılcıdır, emek ve akıl egemen bir yerdir. Bilim ve mantık hakimdir Batı’da ve batılıda
6.
Bu akımda Doğuyu anlatan resim, sinema ve
romanlar da “Mekanlar” hep tarihi yerlerden seçilir. Bazen de çöl ve
sıcaklık... Sürekli bir erotizm vurgusu yapılmaya çalışılır. Hep oturan tembel
insanlar... Dikkat edin Doğulu insan hep “Miskin” olarak betimlenir.
7.
Doğu pistir. Sokakları berbattır. Sinekler
vardır her yerde. Elleriyle yemek yiyen pis insanlar vardır Doğuda... Her yere
pisleyen insanlar…
8.
Filmlerinde, romanlarında, resimlerinde konuyu o
kadar ustaca ve fark ettirmeden işlerler ki “Doğuyu“ övüyorlar sanırsınız. Ama
yukarıda işlediğim olumsuzlukları bilinç altına ustaca enjekte ederler...
9.
Batı'nın Doğuya merakı çok eskidir. Ama
Oryantalizm denen düşüncenin başlangıç tarihi olarak Napolyon'un Mısır Seferini
başlangıç sayanlar çoktur.
10.
Doğudaki medeniyetler karşısında komplekse giren
Batı'nın kendini dengelemek ve iyi hissetmek için kullandığı bir araçtır
Oryantalizm...
11.
Yazdıkları romanlarda, tiyatro eserlerinde ya da
sinema filmlerinde doğulu olup ta başarılı olan bütün karakterlerin aslında “Batı”
kafalı olduğu fikrini empoze ederler. Mesela o karakterlerin çoğu aslında doğu
değerleriyle çatışır, ya da kendi dininin dindarı değildir. Çünkü doğulu olup
güzel işler yapmak mümkün değildir.
12.
Doğunun değerlerine haklı bütün başarılı
adamlarına itibar suikasti uygularlar. Doğunun bütün değerlerine bağlı
komutanlarına “Barbar-Kan emici- yaftasını yapıştırılar.
13.
Bunu örneklendireyim; Fatih Sultan Mehmet, entelektüelliği
ile herkesin takdir ettiği bir padişahtır. Bu konuda aksi iddia edilmemiştir. Peki ne yapılmıştır? Oryantalist bakış açısı
ile Fatih’in aslında Müslüman olmadığı, Hristiyan olduğu iddia edilmiştir. Sanırım
tezimize bundan iyi örnek olamaz.
14.
Ayrıca bu coğrafyadaki kadim uygarlıklar ile bu
bölgede yaşayan insanların alakası olmadığı sürekli vurgulanmaya çalışılmıştır.
Çünkü doğulu uygarlık yaratamaz imajı vermek isterler. Sümerler, Asurlar, Hititler, Antik Mısır gibi
uygarlıkları bir şekilde kendileriyle ilişkilendirmeye çalışmış bunu beceremeyince
“Arkeolog Misyonerler” aracılığıyla çok ustaca metodlarla uyduruk bir antik
tarih inşa etmeye çalışmışlardır, ama; bu yalanlar yavaş yavaş deşifre
olmaya başlamıştır.
15.
Batı, Doğuyu Oryantalist eserlerle ciddi mana da
aşağılamış ve Doğu'nun kendisini Batı'nın tanımlamadığı gibi görmesini
sağlamıştır. Örnekleri çoktur.
16.
Furkan Emiroğlu'nun şu tespiti ile güzeldir; “Batı,
dünya üzerinde tek uygarlığın Batılı uygarlık olduğunu zihinlere kazımaya
çalışmaya devam etmektedir. Doğu ulusların Batılılara benzemesi gerektiğini ima
etmektedir.Bu yüzdendir ki Avrupa, çok kültürlülüğe tahammül edememektedir.
Böylece oryantalist zihniyet; ırkçılığa, göçmen krizlerine ve kültürel
hegemonya sağlama isteği sonucu diğer toplumların kimliklerinden vazgeçişlerine
sebebiyet vermektedir...”.
17.
Sözü burada Edward Said’e verelim. Der ki ; “
Oryantalizm, Doğu’ya hâkim olmak, onu yeniden kurmak ve onun âmiri olmak için
Batı’nın bulduğu bir yoldur”
18.
SONUÇ: Oryantalizm hız kesmeden varlık nedenine
uygun işler yapmaktadır. Doğu ülkelerinde kilit noktalara sürekli bu Oryantalist
Kafa ile yetişmiş insanların gelmesi tesadüf müdür?
19.
Bu yapı son olarak bu ülkede sözde İslami bir
Cemaat bile inşa etmiştir. Aslında her İslam ülkesinde İslam’a hakaret eden oryantalist
kafalar da vardır; İslami Cemaat (!) Lideri olan Oryantalist kafalı insanlarda. Milliyetçi görünümlü
Oryantalist kafalar da…
20.
Yani Doğu memleketlerinde kültürünü, değerlerini,
dinini, insanını aşağılayan adamların önü adeta görünmeyen bir güç tarafından açılmakta
kilit noktalara getirilmektedir.
21.
Yerli ve Milli söylemi belki kullanıla kullanıla
itici bile gelmeye başlasa da felsefik ve konjonkturel anlamda çok anlamlı bir
söylemdir. Evrensel olmak için de, kültürünü, değerlerini, dinini muhafaza etmek için de esas önemli olanı; var olmak için de "Yerli ve Milli" olmak adeta bir zorunluluk haline gelmiştir artık.
Vesselam…
Tolga Tanolcay
Yorumlar
Yorum Gönder