Balarısının Muhteşem Yaşamı

 

1.       "Rabbın bal arısına da şöyle vahyetti: Dağlardan, ağaçlardan ve kovanlardan göz göz evler edin" Nahl-68.

Balarısının muhteşem yaşamına değineceğiz bu kez.

 


2.       Balarısı konusu çok geniş bir konu, bu sebeple bu yazımda sadece Kolonideki yaşamdan bahsedeceğim. İlgi olursa başka yazılar da hazırlarız. Çünkü balarıları hakkında konuşabileceğimiz çok fazla konu var.

 

3.       Bir bal arası kolonisinde, yani kovanda üç tip birey vardır;

 1. Ana Arı,

 2. İşçi Arı

 3. Erkek arı

 


4.        Kovanda çoğu durumda yalnızca bir tane "Ana arı" bulunur. Bu nedenle Ana Arıya, "Kraliçe arı" da denir.

 


5.       İşçi arıların sayısı mevsime göre 20-80 bin arasında değişir. Ömrü ise ortalama 35 gündür. Erkek arılar ise en fazla 300-500 adettir.




6.       Arılar bütün faaliyetlerini kendi vücutlarından salgıladıkları bal mumundan meydana getirdikleri peteklerde yürütürler.

 

7.       Petekler dünyadaki bütün bal arılarının "AYNI ÖLÇÜLERDE" yaptıkları düzgün altıgenlerden oluşur. Bu gözlerde larva, bal, polen, su depolanır.

 


8.       Petek şeklinin altıgen olması yer, iş gücü ve malzeme tasarrufu sağlamasının ötesinde müthiş bir dayanıklılık sağlar peteğe.

 


9.       Ana arı ve işçi arılar döllenmiş yumurtadan meydana gelir ve dişidirler. Erkek arı, döllenmemiş yumurtadan meydana gelir. Erkek olmasına rağmen ana arının kopyasıdır. Bu durum BAŞKA hiçbir canlıda görülmez.

 

10.   Çok ilginç bir bilgi verelim ; kovandaki Erkek arılar aslında dedelerinin çocuklarıdır. Dişi arılarla öz değil üvey kardeştirler.

 

11.   Ana Arı" ailedeki en uzun bireydir. Kendisini besleyemez. İşçi arılar tarafından beslenir ve dışkısı bile işçi arılar tarafından alınır, temizlenir.

 

12.   Ana arının petek üzerindeki "İşçi arı gözlerine" döllü, "Erkek arı gözlerine" ise dölsüz yumurtayı nasıl bıraktığı hala anlaşılamamıştır.

 

13.   "Ana arı üretimi" için 3-5 petek gözü ayrılır. Kuluçkadan çıkan ilk arının yumurtlayabileceği anlaşılınca diğer larvalar hemen öldürülür.

 

14.    Kuluçkadan çıkan "Ana arı" bir hafta sonra çiftleşme uçuşuna çıkar. Ana arılar sadece uçarken çiftleşebilirler. Ana arı, iki gün içerisinde 3 çiftleşme uçuşunda 8 ila 10 erkekle çiftleşirler. Ana arının bir sperma kesesi vardır. Bu çiftleşmelerde kese sperm ile dolar.

 

15.   "Erkek arı" çiftleşme esnasında "Üreme organını" kaybeder. Yere düşer ve Felç olur. En fazla 2 saat içinde sizlere ömür.

 


16.   Çiftleşmeden 1-3 gün sonra Ana Arı peteklerdeki gözlere yumurtalarını bırakır. Ana arı çiftleşme dışında kovanı terk etmez.

 

17.   DİKKAT: İşçi arılar da dişidir, Ama yumurtlayamazlar. Ana arı öyle bir madde salgılar ki bu madde işçi arıların tümünü kısırlaştırır.

 

18.   Ana arı bu maddeyi salgılayarak PATRONUN kim olduğunu gösterir. Ömrü 5-7 yıldır. Ama "3 yılda bir" darbeyle devrilir.

 

19.   Erkek arıların tek görevi içlerinden pek azına nasip olan Ana arıyı "dölleme" işlemidir. İğneleri yoktur. Kendilerini savunamazlar. Ayrıca, Erkek arıların dilleri kısadır, çiçekten beslenemezler, polen sepeti yoktur, polen toplayamazlar. Fırça, mum ve koku bezleri yoktur.

 

20.   Erkek arılar işçi arılar tarafından beslenirler. İki aylık bir ömürleri vardır. Nektar toplama başlayınca kovandan kovulurlar.

 

21.   Arının düşünme yeteneği yoktur, sadece iç ve dış tepkilere mekanik bir tepki verir. Ve hemen o muhteşem ayet gelir akla: "Rabbin arıya vahyetti...”

 

22.   Sizler için basitleştirerek, sadece kolonideki hiyerarşiyi kısaca anlatmaya çalıştım. Arı dünyasını anlatmaya kitaplar yetmez.

 

23.   Bu flood'ı hazırlarken Değerli Hocalarım Prof. Dr. Muhsin Doğaroğlu ve Prof. Dr. Çetin Fıratlı'nın ders notlarından da yaralandım. Çetin Hocam maalesef yakın bir zaman önce hakkın rahmetine kavuştu. Allah rahmet eylesin :(

 

24.   Başka yazılarda arıların muhteşem dünyasını anlatmaya devam edeceğiz.

 

Tolga TANOLCAY

Yorumlar

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

EHL-İ KİTABI ve ONLARIN KUTSAL KAYNAKLARINI NE KADAR TANIYORUZ?

Peygamberimiz (SAV) Neden Bir Ay Süresince Eşlerine Küstü?

Türkiye'nin Sınırları Nasıl Çizildi, Ayrıntıları Ne Kadar Biliyoruz?